Bilgi Bankası

NANE
Familyası: Lamiaceae.
Cinsi: Mentha.
Kültür türleri: Nane, Orta Avrupa ve Asya kökenli olmakla birlikte dünyanın hemen her bölgesinde yayılış gösterir. Nanenin geniş bir tür zenginliği vardır; The Plant List’te 42 tür kayıtlıdır. Dünyada tarımsal ve endüstriyel değeri yüksek olan üç önemli nane türü vardır (Bkz. Resim 15.7):
* İngiliz nanesi veya tıbbi nane (Peppermint): Mentha × piperita L. (2n = 6x = 72).
* Japon nanesi (Cornmint): Mentha arvensis L. (2n = 6x = 72).
* Bahçe nanesi veya yeşil nane (Spearmint): Mentha spicata L. (2n = 4x = 48).

Türler arası melezler: Nanenin türler arası melezlemeler yoluyla pek çok hibrit türü, varyetesi ve ara formları ortaya çıkmıştır. Örneğin, İngiliz nanesi (Mentha × piperita), su nanesi (M. aquatica, 8x = 96) ve bahçe nanesi (M. spicata, 4x = 48)’nin doğal bir melezi olup allohekzaploid (6x = 72) bir türdür (Tucker, 2012). Bahçe nanesi (M. spicata) ise tüylü nane (M. longifolia, 2x = 24) ve elma nanesi (M. suaveolens, 2x = 24) türlerinin aralarında doğal olarak melezlenmesiyle ortaya çıkmış allotetraploid (4x = 48) bir türdür.

İngiliz nanesi, normal meyotik döllenme ile 6x = 72 (48+24) kromozomlu döller vermesi gerekirken 48, 60, 72, 84 ve 96 gibi farklı ploidy seviyelerinde döller meydana getirmektedir (cytomixis) (Tucker ve Fairbrothers, 1981). İngiliz nanesi (M. piperita)’nin hem kromozom sayısı stabil olmadığından hem de meyotik eşleşmeler düzensiz ve karışık olduğundan polen ve tohum sterilitesi oldukça yüksektir. Bu nedenle M. piperita diğer nane türleri ile melezlendiğinde hiç veya düşük oranda melez döller verir. Oysa Japon nanesi (M. arvensis) ve bahçe nanesi (M. spicata) çiçekleri yüksek oranlarda fertildir ve diğer nane türleri ile kolaylıkla melezlenirler.
M. × piperita (M. aquatica × M. spicata),
M. × villoso-nervata (M. longifolia × M. spicata),
M. × rotundifolia (M. longifolia × M. suaveolens) ve
M. × dumetorum (M. aquatica × M. longifolia) gibi hibrit türler genelde kısır;
M. arvensis, M. spicata, M. pulegium, M. longifolia, M. suaveolens ve M. aquatica gibi türler ise fertildir.

Bitkisel özellikleri: Nane, çok yıllık ve otsu yapıda bir aromatik bitkidir. Kökleri saçak yapılı ve rizomludur. Sapları dik, yarı dik veya yatık olarak gelişir. Normal koşullarda 40-70 cm kadar boylanır. Yapraklarının ucu sivri ve kenarları hafif dişlidir. Her bir boğumda karşılıklı olarak dizili bir çift yaprak bulunur. Yaprak yüzeyi, peltat ve kapitat tiplerinde glandular olan veya olmayan trikomlar ile kaplıdır (750-1000 adet/cm²). Yaprak yüzeyinde basal hücrelere bağlı glandüler trikom sayısı arttıkça uçucu yağ verimi de artış gösterir. Peltat trikomlar daha çok lipofilik maddeler, kapitat trikomlar ise daha çok polisakkarit ürünleri salgılar. Mor erguvan veya leylak renginde olan çiçekleri sap uçlarında kümeler hâlinde toplanmıştır. Taç yaprakları tüp şeklinde ve uçtan 4 parçalıdır. Her çiçekte 4 adet çanak yaprak ve 4 adet erkek organ bulunur. Yüksek oranda yabancı tozlaşan ve döllenen nanenin meyveleri 4 tohumlu bir cevizciktir. Yuvarlak, parlak ve kahverenkli olan tohumları çok küçük olup 1000 tane ağırlığı 0,05-0,25 g arasındadır.
Tıbbî değeri ve ticari kullanım alanları:
Nane, en fazla kullanılan baharatlardan birisidir. Özellikle çorbalara, salatalara, kızartmalara ve sıcak yemeklere iştah açmak, çeşni ve lezzet vermek için katılmaktadır. Türk Gıda Kodeksi Baharat Tebliği’ne (Tebliğ No: 2013/12) göre; nane yapraklarında yabancı madde en fazla %0,1, rutubet en çok %10, kuru maddede toplam kül en çok %12, %10’luk HCl’de çözünemeyen kül en çok %2,5 ve uçucu yağ miktarı en az %0,7 olmalıdır.

Eczacılıkta esas olarak antiseptik, anestezik, serinletici, ferahlatıcı, yatıştırıcı, gaz söktürücü, bulantı kesici, ishal önleyici ve saç güçlendirici ilaç imalinde kullanılır. Nane yağı, dünyada turunçgil yağlarından sonra en fazla üretilen uçucu yağdır. Mentol bakımından zengin nane yağı mide ağrısına ve bulantılara karşı iyi geldiğinden nane şekeri, nane sakızı ve nane gazozu üretiminde; ayrıca diş macunu, ağız suyu, sabun, krem, losyon ve parfüm üretiminde yaygın olarak kullanılır.

Türkiye florasında nane türleri:
Türkiye florasında Mentha cinsinin 9 türüne (M. pulegium, M. arvensis, M. aquatica, M. × piperita, M. longifolia, M. suaveolens, M. spicata, M. × rotundifolia ve M. × dumetorum) ait 6’sı hibrit toplam 15 takson yayılış göstermektedir (Çizelge 15.7). Her ne kadar bu çizelgede İngiliz nanesi (M. × piperita) yer almakla birlikte, Türkiye florasında bu türün bulunmadığı bildirilmektedir.
Çizelge 15.7. Türkiye florasında yayılış gösteren Mentha taksonları
Pulegium (Miller) DC. section*
1. M. pulegium L.

Mentha L. Section
Verticillatae grup
2. M. arvensis L.

Capitatae grup
M. aquatica L.
M. × piperita L. (M. aquatica × M. spicata)
M. × piperita L. var. citrata (Ehrh.) Briq. (M. citrata Ehrh.)
M. × dumetorum Schultes (M. aquatica × M. longifolia)

Spicatae grup
M. spicata L. ssp. spicata
M. spicata L. ssp. tomentosa (Briq.) Harley
M. suaveolens Ehrh.
M. longifolia (L.) Hudson ssp. longifolia
M. longifolia (L.) Hudson ssp. typhoides (Briq.) Harley var. typhoides
M. longifolia (L.) Hudson ssp. typhoides (Briq.) Harley var. calliantha
M. longifolia (L.) Hudson ssp. noeana (Boiss. ex Briq.)
M. × villoso-nervata Opiz (M. longifolia × M. spicata)
M. × rotundifolia (L.) Hudson (M. longifolia × M. suaveolens)

*Başer vd. (1999 ve 2012)
Ekolojik isteği:
Nane, dünyanın hemen her iklim ve toprak koşullarına yüksek uyum sağlamış bir kültür bitkisidir. Özellikle fazla yağış alan nemli ve serin iklimlere çok iyi adapte olmuştur. Nanenin optimum büyüme ve gelişme sıcaklığı 12-15 °C’dir. Tipik bir uzun gün bitkisi olan nane, kısa günlerde daha çok stolon, uzun günlerde ise daha çok çiçek üretir. Ilıman iklim bölgelerinde kısa gün koşulları ve yüksek sıcaklıklar altında daha düşük mentol ve daha yüksek menton ihtiva eder (Telci vd., 2011). Uzun günlerde (14-16 saat/gün) ve ılık gecelerde uçucu yağ sentezi ve mentofuran oranı artarken, düşük gece sıcaklıklarında mentonun bir kısmı mentole dönüşür. Farklı ekolojilerde M. arvensis’in uçucu yağ kompozisyonu diğer nane türlerine göre daha stabildir.

Nane, toprak istekleri yönünden çok seçici değildir. Ancak nemli ve humusça zengin, kumlu-killi ve tınlı yapıda ve pH’si 6-7.5 olan topraklarda iyi büyür ve gelişir.

Nane yetiştiriciliği:
Nane, tohumlarından, fidelerle, sürgün, stolon ve rizom çelikleriyle vejetatif olarak çoğaltılır. Nane için tohumla üretim pratikte uygulanmayan bir üretim şeklidir. Üstelik İngiliz nanesi kısırlık nedeniyle tohum üretmez. Japon nanesi ve bahçe nanesi fertil olsalar da yabancı tozlaşma ve döllenme nedeniyle tohumları genetik olarak saf değildir. Bu nedenle ticari olarak nane çeşitleri daha çok saçaklı kök piçleri, stolonları ve rizomları ile vejetatif olarak çoğaltılır. Sökülen stolonlar veya rizomlar 10’ar cm uzunluklarda parçalara bölünür. Parçalar, 5-8 cm derinlikte açılan sıralara uçları birbirine değecek şekilde yatırılıp üzeri nemli ve organik maddece zengin bir toprakla kapatılır. Bir dekar alandan sökülen köklü stolonlar veya rizomlarla 10 dekar yeni bir nane plantasyonu kurulabilir. Nane için dikim zamanı ılıman bölgelerde sonbahar, kışı sert geçen bölgelerde erken ilkbahardır.
Nane, suyu çok seven bir bitki olduğundan yıllık yağışı 1000 mm’den az olan veya sulama yapılmayan alanlarda ticari olarak yetiştirilemez. Naneden yüksek verimlilikte ve kalitede ürün alabilmek için gübreleme yapılır. Azotlu gübreler yeşil herba verimini ve uçucu yağ içeriğini artırır. Artan azot dozları ile birlikte menton, iso-menton ve menthofuron oranları artarken mentol oranı düşer. 1 da nane tarlası 5-8 kg N, 1,5-3 kg P₂O₅, 5-15 kg K₂O, 4-6 kg CaO ve 3 kg MgO sömürür. Nane yapraklarında ortalama %2,5 N, %0,30 P, %3,5 K, %1,5 Ca ve %0,30 Mg bulunur. Bu değerler nanenin daha çok azota ve potasyuma, daha az fosfora ihtiyaç duyduğunu ifade eder. Ellialtıoğlu vd. (2008), nane üretiminde her yıl optimum verimlilik sağlamak için saf madde üzerinden 15 kg/da N, 6 kg/da P₂O₅ ve 15-20 kg/da K₂O uygulanmasını, azot gübrelemesinin iki parça hâlinde ve ilkinin dikim zamanında, ikincisinin ise ilk biçimden sonra verilmesini önermişlerdir.

Brassinosteriod (24-epibrassinolide) uygulamaları nane (M. piperita) bitkisinin özellikle tuz stresi ortamında büyüme ve gelişmesine olumlu etkide bulunarak hem drog yaprak verimini hem de uçucu yağ ve mentol oranını artırmaktadır (Çoban ve Göktürk Baydar, 2016; 2017). Nane plantasyonları çok sulandığı ve gübrelendiği için yabancı otlar fazla sorun olur. Özellikle uçucu yağ üretiminin yapıldığı plantasyonlarda, nane ile birlikte biçilen yabancı otlar, damıtma sırasında elde edilen uçucu yağın kalitesini düşürür. Nane pası (Puccinia menthae), yaprak lekesi (Septoria menthae) ve külleme (Erysiphe galeopsidis) en yaygın nane hastalıklarıdır. Özellikle pas hastalığı bitkilerin alt yapraklarından üst yapraklarına doğru yayılır ve zamanla tüm bitkileri kurutur. Alt yapraklarda pas hastalığı görüldüğü anda biçim yapılarak hastalığın yayılması engellenmelidir.

Biçim ve kurutma: Nane plantasyonlarının ortalama ticari ömrü 4-6 yıldır ve her yıl belirli aralıklarla defalarca (4-6 kez) biçilebilir. Nane, çiçeklenme başladığında, toprak seviyesinin hemen üzerinden biçilerek hasat edilir. Biçim zamanı geciktikçe mentol oranı artar, menton oranı azalır. Yaşlı yapraklarda daha çok mentol, genç yapraklarda daha çok menton bulunur. Biçilen ürün gölgede (ortalama 25 °C) veya özel kurutma tesislerinde kurutulur, sap ve yaprakları birbirinden ayrılır (yaprak oranı %45-70 arasında değişir). Blanco vd. (2002) tarafından yapılan bir araştırmada, nane (Mentha piperita) yaprakları kurutma dolabında 40, 60 ve 80 °C’de kurutulmuş ve kurutma sonrasında uçucu yağ oranları sırasıyla %1,0, %0,14 ve %0,12 olarak saptanmış, ancak mentol oranı 60 °C’ye kadar artış göstermiştir. Türkiye koşullarında M. piperita’dan yılda 1.000-2.000 kg/da yeşil herba verimi, 300-600 kg kuru herba verimi, 150-300 kg kuru yaprak verimi ve %2-3 uçucu yağ elde edilmektedir.

Nane yağından mentol üretimi: Nane yağından mentol üretimi fraksiyonlu distilasyon veya kristalizasyon yöntemleriyle gerçekleştirilir. Kristalizasyon yöntemi, hem daha pratik hem de daha düşük maliyetli olması nedeniyle en çok başvurulan yöntemdir. Mentol bakımından zengin olan M. piperita ve M. arvensis uçucu yağları, donduruculu mikserde -10/-20 °C gibi düşük bir sıcaklıkta karıştırılarak mentol kristalize edilir. Daha sonra drenaj ve santrifüj edilerek mentol kristalleri ayrılır ve kurutularak kullanıma hazır hâle getirilir. Ancak bu yöntemle mentolün yarısından azı ancak kazanılabilmekte, daha fazlası dementolize edilmiş nane yağında kalmaktadır.

İlaç Önerileri