Kök Çürüklüğü (Helminthosporium spp. Fusarium spp.)
Hastalık tipi: Mantar kaynaklı kök ve kök boğazı çürüklüğü
Etkili etmenler:
Hastalık Etmeni ve Biyolojisi
Etmenler toprakta ve bitki artıklarında uzun süre canlı kalabilen funguslardır.
Hem tohumla hem toprakla taşınabilirler.
Enfeksiyon genellikle çimlenme döneminde veya fide devresinde başlar.
Sporlar nemli toprakta çimlenir, kök ve kök boğazına girerek nekrotik lezyonlar oluşturur.
Helminthosporium spp. daha çok kök kabuğunda; Fusarium spp. iletim dokularında ilerleyerek vasküler bozulmalara neden olur.
Bitki kök sisteminde su ve besin iletimi engellenir → gelişme geriliği ve solgunluk görülür.
Zarar Şekli ve Ekonomik Önemi
Enfekte bitkiler zayıf gelişir , bodur kalır ve başaklar küçülür.
Şiddetli enfeksiyonlarda çıkış azalır , kardeşlenme düşer.
Dane dolumu zayıflar, bin dane ağırlığı azalır.
Fusarium türleri ayrıca mikotoksin (DON, ZEA) oluşturabilir → gıda güvenliği riski.
Verim kayıpları %10–60 arasında değişebilir.
Belirtiler ve Tanılama
Gözlem Alanı
Belirti
Açıklama
Kök boğazı
Koyu kahverengi lekeler
Damar boyunca uzanır
Kökler
Kabuğun soyulması, siyah renklenme
Özellikle ana köklerde
Bitki gelişimi
Bodurluk, sararma, solgunluk
Özellikle sıcak ve kuru koşullarda
Başak
Küçük ve seyrek taneli
Bitki erken yaşlanır
Toprak altı
Kök dokusu yumuşak, süngerimsi
Çürümüş kök görünümü
Tanı ipucu: Bitkiyi kök boğazından ikiye ayır; kahverengi çizgiler ve kabuk soyulması belirgindir.
Gelişme Koşulları ve Risk Faktörleri
Faktör
Uygun Aralık / Durum
Etkisi
Toprak sıcaklığı
10–28 °C
Spor çimlenmesi için uygun
Nem
Orta – yüksek nem
Tohum ve kök enfeksiyonunu artırır
Toprak tipi
Ağır ve su tutan topraklar
Hava sirkülasyonu düşük, enfeksiyon artar
Ön bitki
Tahıllar (özellikle buğday, arpa)
Patogenin inokulumunu artırır
Ekim sıklığı
Fazla yoğunluk
Hastalık yayılımını kolaylaştırır
Azot fazlalığı
Bitki dokusunu hassaslaştırır
Dayanıklılığı azaltır
Kültürel Mücadele
Dayanıklı veya toleranslı çeşitler tercih edilmelidir.
Ekim nöbeti: Tahıl dışı bitkilerle en az 2–3 yıl rotasyon yapılmalıdır.
Tohumluk temiz ve sertifikalı olmalı; tohum yüzeyi hastalık belirtisi taşımamalıdır.
Tohum ilaçlaması zorunludur (özellikle sorunlu bölgelerde).
Toprak drenajı iyileştirilmeli , su birikimi önlenmelidir.
Hasat sonrası bitki artıkları toprağa karıştırılmalı veya yakılmalıdır.
Aşırı azotlu gübre kullanımından kaçınılmalı, dengeli besleme (özellikle potasyum ve fosfor) sağlanmalıdır.
Kimyasal Mücadele
Hastalık tohum ve toprak kaynaklı olduğundan tohum ilaçlaması en etkili yöntemdir.
Tohum ilaçlaması zamanı: Ekimden hemen önce, tüm yüzey ıslatılacak şekilde yapılmalıdır.
Biyolojik Mücadele
Trichoderma harzianum , Bacillus subtilis , Pseudomonas fluorescens gibi mikroorganizmalar kök bölgesinde patojenlerle rekabet ederek çimlenmeyi baskılar.
Mikoriza (Glomus spp.) uygulamaları kök dayanıklılığını artırır.
Kitosan, deniz yosunu, humik asit, silikon içerikli uygulamalar bitkiyi strese karşı dirençli kılar.
Direnç Yönetimi ve Entegre Mücadele (IPM)
“Tohum ilaçlaması + rotasyon + dengeli besleme = etkili kontrol”
Aynı FRAC kodlu ilaçların sürekli kullanımı direnç oluşturur; farklı etki mekanizmaları dönüşümlü kullanılmalıdır.
Toprak analizi yapılarak pH 6.0–7.5 aralığında tutulmalıdır.
AgroPlanet sensör modülü, toprak sıcaklığı 12–20 °C ve nem %70 üzeri olduğunda “Kök çürüklüğü riski yüksek ” uyarısı verebilir.